04-02-2017 BİSİKLET

Trafikte Bisiklet Var!

Bisiklet kanunlari nelerdir ve nasıl uygulanır?

Trafikte Bisiklet Var!

Bu yazıyı okumadan önce içinde çok temel bilgiler olduğunu düşünebilirsiniz. Çoğunluk olarak pek fazla yanılmayacağınızı size söylemeliyim. Fakat bunun sebebi hızla artan bisiklet kullanıcılarının sayısıdır. Bu yazıyı okuma ihtiyacı duyan toplum bisiklet ile yeni tanışmış ve trafiğe çıkmak ya da çocuğunu çıkartmak için tedirgin olan toplumdur.

 

Bu konuyu yazmamın sebebi olarak bir şey daha var!  Bisikleti senelerdir kullanan toplum olarak son günlerde bisiklet yolları ya da bisiklet projelerine bakanlıkların da  destek vereceğini açıklaması ile büyük ilgi uyandırmasıdır. Bisiklet kullanmaya başlayan birisi bir süre sonra kendisini bulunduğu kara yolunun sahibi(!) zannederek istediği gibi bisiklet sürmeye başlıyor. Hatta daha sonra otomobil sürücülerine söylenmeye başlıyor. Üstelik çoğumuz da bisikletin kanunlarımızdaki yerini bir kelime bile öğrenmeden önce bisiklet kullanmayı öğrenir ardından uzmanlaşınca da yollara çıkarız.

 

Bisiklet, her ne kadar ülkemizde hak ettiği saygıyı göremese de kanunlarımızda bisiklet adına düzenlenmiş kurallarımız vardır. Şimdi bisiklet adına projelerin hayata devlet desteği ile geçirilmesiyle de bu kanunlar türeyerek daha saygılı ve daha bilinçli bisiklet kullanıcılarının yetişmesini sağlayacaktır.

 

Ehliyet kurslarında öğretilmesi zorunlu hız limiti tablolarında “Motorsuz Bisiklet” diye geçen araçlarımızın maksimum hızları;

 

*Yerleşim yeri içerisi: 30km/s (Saatte otuz kilometre hız)

*Şehirlerarası Çift Yönlü Karayolları: 45km/s (Saatte kırkbeş kilometre hız)

*Bölünmüş yollar: 45km/s (Saatte kırkbeş kilometre hız)

*Otoyollar: Giremez.

 

2918 sayılı TCK KARAYOLLARI Trafik kanununda ise Bisiklet için bulunan başlıca maddeler ;

 

1) Trafikte araçlarımıza saygı duyulmamasının temel sebebi, bizim bisikletimiz bizim gücümüzle çalıştığından saygı duymayan kişilerin altındaki havaya ve çevreye zararlı araç kadar hızlı yol kat edemez. Onlar ise hız tutkunu oldukları için havayı kirletir ve gidecekleri yere zamanından önce vardıklarını zannederler. Oysa bunun sebebi “Madde 3c (10) bendi: Bisiklet motorsuz bir taşıttır.” maddesini küçümsemiş olmalarıdır.
Madde 3 c (10) bendi : Bisiklet motorsuz bir Taşıttır.

 

2) Biz bisiklet kullanıcılarının dikkat etmesi gereken bir başka kural, “Madde 37; Sürücü için “Ehliyet”  ve taşıt için “Plaka” gerekmez“‘ diyen kuraldır. Bu iki unsuru taşımadığımız sürece kara yollarında bisiklet ile gideceğimiz her yolda kurallara uymamız önemlidir. Dalgınlık ya da bilerek yapacağımız herhangi bir yanlış ile kazaya sebep olabilir ve suçlu durumuna düşebiliriz.

 

3) Madde 46 Karayolunda en sağ şeridi kullanır ve diğer taşıtlar ile aynı sorumlulukla hareket eder.” Burada küçük bir püf nokta var ki genel de okuyucunun maddeyi okurken 3 kelimeden sonra diğer maddeye geçer. Aslında önemli olan cümlenin ikinci bölümüdür. “Diğer taşıtlar ile aynı sorumlulukta hareket eder!” Bisikletimizde bir otomobil veya en basit olarak motosikletin özellikleri bulunmaz. Mantık olarak bize daha çok saygı göstermeleri gerekir. Fakat bu madde gereği her sürücü kurallara uyacak ve şartlar ne olursa olsun eşit hareket edecektir. Örneğin, kırmızı ışıkta arabalar duruyorsa ve bisikletli olarak biz de aynı istikamete ilerliyorsak kırmızı ışıkta durmalıyız. Yani kırmızı ışık yanınca kaldırıma çıkıp devam edip ileride tekrar yola atlamamalıyız.

 

4) Ulaşmak istediğimiz noktaya giden yol üzerinde ayrıca bisiklet yolu bulunuyorsa bisiklet sürücüsü olarak oradan ilerlemeliyiz. Eğer bisiklet yolunun bulunduğu yerlerde biz hala anayol üzerinde ilerliyorsak tam anlamıyla suçluyuz ve oluşabilecek bir kazada suç %100 bizimdir. Kanunlarda bu konu hakkındaki madde gayet net olarak “Madde 66 Bisiklet yolu olan yerlerde karayolunda sürülemez.” şeklinde ifade edilmiştir.

 

5) Özellikle tolplu halde bisiklet sürmeyi seven bir grup ile bisiklete biniyorsanız, Ununtmayın.”Madde 66 a.) bendi Karayolunda ikiden fazla bisiklet yanyana sürülmez.” Toplu halde bisiklet süren yakın arkadaşlar genel de bu uyarıyı hep göz önünde bulundurur ama ne yazıktır ki bir türlü bunu sağlayamazlar. Sebebi; genelde sürüşü gerçekleştirdikleri ortalama hızın sürekli bir şekilde değişmesidir. Haliyle arkada olan öndeki çarpmamak için frenler, onun arkasındaki geç fark eder fren yapmak istemez sağa-sola kayar vs. Bu yüzden normal bir tempoda ilerleyip önde giden ve arkadan gelen bisikletçiyi düşünerek frenleme yapılmalıdır.

 

Bir de bu ikili sıraya önem vermeyip sürekli önlere geçme çabasında bulunan ya da ister istemez arkada kalan bisiklet sevdalıları olur. Eğer sırayı bilinçli olarak bozuyorsa grubun önlerinde çok fazla bulundurulmamalıdır. Çünkü bütün herkesi tehlike içinde bırakır.

 

6) Özellikle gençliğinin çılgın dönemlerinde bu hatayı çok yapan arkadaşlarımız var. (Trafik içerisinde bisiklet sürerken iki eli aynı anda bırakmak ya da tek tekerlek ile bisikleti sürmek gibi.) “Madde 66 b.) İşaret verme dışında, çift elle sürülmemesi ve genel kurallara uyulması zorunludur.” kuralı gereği sadece dönüş yapacağımız hatta duracağımız zamanlarda bir elimizi bırakarak dönüş yapacağımız yönü belirlemek gibi hareketler dışında eller bırakılmamalı! Yani radyasyon yayan cep telefonu teknolojisinin tam tersine çevreyi kirletmeyen bir bisiklet kullanırken “Free Hand” özelliğiniz yoktur.

 

 

7) “Madde 66 c.) Yük ve eşya taşınamaz.” Bu madde bir çok bisiklet kullanıcısını ya da uzun turlar hedefleyen bisiklet ile yeni tanışmış insanları belirsizliğe düşürebilir. Sürekli bisiklet aksesuarlarının yenisinin çıkması ile yük taşımak için geliştirilen bisiklet taşıyıcıları size belirli kilogramlara kadar yük taşımanıza izin veriyor. Hatta bu madde üzerinde bir düzenleme yapılması gerekiyor diye düşünüyorum. Çünkü bu madde ilk yayınlandığında bahsedilen aşağıdaki resimde gördüğünüz durumu ülkemizde engellemek içindi.  Şimdi en bir buzdolabı taşıyamazsanız bile en azından ihtiyacınızı karşılayabilecek kadar ürün taşıyabiliyorsunuz.

 

8) “Madde 37: Bisikleti karayolunda sürmek için 11 yaşını bitirmiş olmak yeterlidir.” Bu madde anne ve babaları ilgilendiren en önemli bisiklet içerikli maddedir. Çünkü ülkemiz şartlarında çocuklarımızı bisiklet ile değil karayoluna evimizin önündeki 50 metrelik sokağa bile bırakmaya korkuyoruz. Her an bir araba köşeyi hızlı döner ya da çocuğumuz birden sokak dışına çıkar diye düşünürüz. En başında haklıyız. Fakat 11 yaşına kadar bir çocuk bisiklete binemezse yetişkin yaşlarında büyük bir keşkeye dönüşebilir. Bisiklet çocukluğumuzun en güzel, en özgür yıllarının bir oyuncağıdır. Bu şekilde hayatımıza girer ve bu şekilde bize hayat verir.

 

Çocuğumuza en başında bisiklet kullanmadan önce kask, eldiven, dizlik ve dirseklik ve hatta gözlük kullanmayı öğretmektir. Tıpkı arabayı çalıştırmadan önce emniyet kemerimizi takmamız gerektiği gibi! Eğer çocuğumuzu buna rağmen evin önüne bisiklet sürmeye salamıyor ve onun için endişeleniyorsak elinden tutun onu bisiklete bindirin. Kısacası kendi hayatınızdan çocuğunuz için ödün verin ve o bisiklet kullanırken onun dünyasında bulunmaktan keyif alın.


Kaynak: http://www.cyclingtr.com/

Etiketler :
HABERE YORUM YAZIN

DİĞER BİSİKLET HABERLERİ
Çok Okunan Haberler